16 Mart 2012 Cuma

Ey meçhûl gençlik!..

Birinci vazifen Türklüğü, bağımsızlığı ilelebet fazla önemsememektir.


İktidarın ve servetin vazgeçilmez temeli budur.


İkinci vazifen üst üste ithal gömlekler giyip


Yurdu dört bir yandan kiliselerle donatıp misyonerlerle örmektir...


Haçlıları dost edinip onların yanında izzet aramaktır...


"Islah ediciyiz." deyip fesat çıkarmak, bozgunculuk yapmaktır...


Haçlı askerlerin başarısı için dua edip kendi askerine dua etmemektir...


Her kuvvetli sesi kendi aleyhine sanıp o sesi zulümle bastırmak, büyüklük taslamaktır...


İnsanlara gösteriş yapıp imkansız olsa da Allah’ı aldatmaya çalışmaktır...


"Ya bendensin, ya dinsiz." diyerek Allah’ın seni insanların başına bekçi olarak gönderdiğini anlatmaktır...


Yetim malını iştahla yemek, doğayı tahrip etmek; "Yazıktır,günahtır." diyenlere de "günahkâr ve bozguncu" damgası vurmaktır...


"Hep bana, Râb bana!" ilkesine zarar veren/verecek olanlara şeytanın bile aklına gelmeyecek tuzaklar kurmaktır...


İktidarını korku, dehşet ve zulümle pekiştirmek; dünyayı sen yaratmışçasına böbürlenerek yürümektir...


Ey meçhul ülkenin, meçhul gençliği!..


Rol modelin Firavun, İsrailoğulları, Ad, Semûd kavimleri ve neo abilerdir...


Muhtaç olduğun kudret, milletine duyduğun kin ve nefrettir; her bir hücrende mevcuttur...


Varlığın, Haçlılar'a armağan olsun!..


Ne mutlu, “Demokratım!” diyenlere!..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder